Avrupa Uzay Ajansı (ESA) Sentinel-2 L2A uydusu, Van Gölü’nün yüzeyindeki güçlü akıntı sistemlerini ayrıntılı bir şekilde görüntüledi.

Elazığ’da yüksek kesimlerde yoğun sis etkisini sürdürüyor Elazığ’da yüksek kesimlerde yoğun sis etkisini sürdürüyor

ESA’nın Sentinel-2 L2A uydusu tarafından 27 Ekim’de çekilen fotoğraflar, daha önce NASA astronotu Kate Rubins’in çektiği ve dünya çapında yankı uyandıran Van Gölü görüntüsünü hatırlattı. NASA görüntüsünde olduğu gibi, ESA’nın kaydettiği bu yeni uydu fotoğraflarında da göl yüzeyindeki akıntılar belirgin bir şekilde görülüyor. 3 bin 712 kilometrekarelik yüzey alanıyla dünyanın en büyük sodalı gölü olan Van Gölü’nde tatlı su ve sodalı suyun rüzgarların etkisiyle birleşerek oluşturduğu bu akıntılar, gölde adeta ebru sanatını andıran benzersiz desenler meydana getiriyor.

“Adeta bir ebru sanatçısının eseri gibi”

İHA muhabirine konuşan Van YYÜ Su Ürünleri Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, Van Gölü’nün sodalı yapısı nedeniyle dünya çapında özel bir ekosisteme sahip olduğunu belirtti. Tatlı su akıntılarının artması ve yüzeydeki rüzgar hareketliliğinin etkisiyle göldeki suların ters-düz olduğunu söyleyen Akkuş, sodalı su ile tatlı suyun birleşmesi sonucunda gölde çökellerin oluştuğunu ifade ederek, "NASA’daki astronotun çektiği fotoğraftan hatırladığımız benzer manzaralar, şimdi Avrupa Uzay Ajansı’nın (ESA) 27 Ekim tarihli Sentinel-2 L2A uydu görüntülerinde de karşımıza çıkıyor. Akıntılar adeta bir ebru sanatçısının eseri gibi tüm ayrıntılarıyla gözler önünde" dedi.

“Gölde çok güçlü akıntı sistemleri var”

Van Gölü’nde güçlü akıntı sistemlerinin olduğu bir göl olduğuna dikkat çeken Akkuş, sözlerini şöyle sürdürdü:

“3 bin 712 kilometrekarelik yüzey alanıyla beraber dünyanın en büyük sodalı gölünü oluşturuyor. Bu yüzden gölde çok güçlü akıntı sistemleri var. Özellikle bu mevsimde bu akıntıların hatları uydu görüntülerine birebir yansıyor.”

Kaynak: iha