Fırat Üniversitesi Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşe Sağmak Tartar, kuzey yarımkürede grip, RSV ve hMPV gibi solunum yolu patojenlerinin neden olduğu akut solunum yolu enfeksiyonlarının artış gösterdiğini ve bu artışın mevsimsel eğilimlerle uyumlu olduğunu belirtti. Mevsimsel grip aktivitesinin birçok ülkede yüksek seyrettiğine dikkat çeken Tartar, küresel salgın riski konusunda uyarıda bulundu.

Hava değişiklikleri emboliyi tetikliyor Hava değişiklikleri emboliyi tetikliyor

Fırat Üniversitesi Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşe Sağmak Tartar, kuzey yarımküredeki birçok ülkede akut solunum yolu enfeksiyonlarında yılın bu zamanında artma olduğunu, bu artışların tipik olarak mevsimsel grip, solunum sinsitiyal virüsü (RSV) gibi solunum yolu patojenlerinin mevsimsel salgınlarından ve insan metapnömovirusu (hMPV) gibi diğer yaygın solunum yolu virüslerinden kaynaklanmakta olduğunu söyledi. Prof. Dr. Sağmak Tartar, güncel durumda ılıman Kuzey Yarımküre’deki bazı ülkelerde grip benzeri hastalık ve akut solunum yolu enfeksiyonu oranlarının son haftalarda arttığını ve olağan mevsimsel eğilimlerle uyumlu olarak baz seviyelerin üzerinde olduğunu, mevsimsel grip aktivitesinin Kuzey Yarımküre ‘deki birçok ülkede yüksek seyrettiğini ifade etti. Son zamanlarda hastanelerin aşırı kalabalık olduğu iddialarıyla birlikte dikkatlerin Çin’deki hMPV vakalarına çevrildiğini, hMPV’nin kıştan ilkbahara kadar birçok ülkede dolaşan yaygın bir solunum yolu virüsü olduğunu, bazı olguların bronşit veya zatürre nedeniyle hastaneye yatışı gerekse de, hMPV ile enfekte olmuş çoğu kişide soğuk algınlığına benzer hafif üst solunum yolu semptomlarının görüldüğünü ve birkaç gün sonra bu hastaların iyileştiğini sözlerine ekledi. Çin tarafından yayımlanan ve 29 Aralık 2024’e kadar olan dönemi kapsayan verilere göre akut solunum yolu enfeksiyonlarının son haftalarda arttığını, solunum yolu patojeni tespitlerinde gözlemlenen artışın, Kuzey Yarımküre ’de yılın bu zamanı için beklenen aralıkta olduğunu kaydetti.

Griple ilgili de bilgilendirme yapan Prof. Dr. Ayşe Sağmak Tartar, hastalığa yol açan influenza virüsünün yapısının kolaylıkla değişebildiğini, bununda virüsün bağışıklık sistemimizden kaçabilmesine neden olduğunu ifade etti. Virüsteki küçük yapısal değişikliklerin bizim hastalığa her yıl yakalanmamızın nedeni olduğunu, her 10-30 yılda bir ortaya çıkan büyük yapısal değişikliklerle pandemilerin meydana geldiğini ve bunun tüm dünyayı etkileyen büyük salgınlara yol açtığını, tarihteki bilinen en büyük grip salgınlarından birisinin birinci dünya savaşı sırasında yaşanan ve savaşın kendisinden daha fazla ölüme yol açan 1918 İspanyol gribi olduğunu, en son pandeminin ise 2009 yılında Meksika’dan başlayıp dünyaya yayılan H1N1 (Domuz Gribi) virüsü ile yaşandığını ifade etti. Grip (influenza) virüsünün damlacık yoluyla bulaştığını, öksüren hapşıran kişinin, virüs içeren çok sayıda damlacığı etrafa yaydığını, bu damlacıkların ağız, burun ya da gözlerimize ulaşması ile hastalığın bulaştığını, bu nedenle gripli bir kişinin virüsü etrafa yaymamak için öksürüp hapşırırken ağzını bir mendille, mendil bulamıyorsa kolları ile kapatması gerektiğini, ellere hapşırmanın virüsün yayılımı açısından en tehlikeli yöntem olduğu uyarısında bulunan Tartar, ellere bulaşan virüsün buradan dokunulan her yere yayıldığını, gripli kişinin sık sık ellerini yıkaması gerektiğini, su ve sabunun bulunamadığı durumda ise el antiseptikleri ile ellerin ovalanarak da temizlenebileceğini söyledi.

Kaynak: iha